Hayatlarında hiçbir başarı gösteremeyenler, kendilerini başkalarının başarılarını küçümsemekle avuturlar.
Bütün günler ölüme gider, son gün varır.
Sorgulanmamış bir hayat, yaşamaya değmez.
Hayat öyle oyunlar oynuyor ki, nereye tutunsam düşüyorum. Tam da palyaçonun dediği gibi, ağlayamadığımdan gülüyorum.
Hayatını eğlenerek yaşamak istiyorsan, kalbini hep çocuk tut.
Gerçek soru ölümden sonra yaşamın var olup olmadığı değil, ölümden önce senin hayatta olup olmadığındır.
Hayatımda bir çok sorun vardı ve çoğu asla var olmadı.
Adalet dünyadan kalkarsa, insan hayatına değer verecek bir şey kalmaz.
Hayat tanrının armağınıdır; fakat iyi yaşama, felsefenin armağanıdır.
İnsan hayatını yükselten servet değil akıldır.
Sevginin olduğu yerde hayat vardır.
İnsanlar yaşadıkça yaşlandıklarını sanırlar, oysa yaşamadıkça yaşlanırlar.
Hayat bir oyuna benzer. Uzunluğu değil, iyi oynanıp oynanmadığı önemlidir.
Hayatım boyunca hata üstüne hata yaptım. Bu yüzden başardım.
Eğer işini yaparsan ödüllendirilsin. Hayatta kısa yol yok.
Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur.
Hayat harekettir, uyuşukluk ise ölüm.
Doğum oranı çok olan bir ulustan, insan hayatına önem vermesi, aynı biçimde her kişiye saygı göstermesi beklenemez.
Hayat bir nefestir, aldığın kadar. Hayat bir kafestir, kaldığın kadar. Hayat bir hevestir, daldığın kadar.
Tanrının en değerli armağanı olan hayat, çok defa hemşirenin ellerine terk edilmiştir.
İnsanların karakterleri onların kaderleridir ve insanlar layık oldukları hayatları yaşarlar
Mutlu yaşamak istiyorsam, elimden gelen her iyiliği yapmayı, her nezaketi göstermeyi ihmal etmemeliyim. Çünkü bu hayat yolundan bir daha geçmeyeceğim.
Ne adaletsiz bir dünya, kimi günahları ile yükseliyor, kimi iyilikleri ile kaybediyor.
Hayattan aldığım en büyük ders; sevgisiyle karşısında sapasağlam duramayan birine, asla yaslanmayacaksın.
Hayat telaşından kaç yaşınıza geldinizi farketmiyorsunuz.
Delilikten muzdarip değilim her anın tadını çıkarıyorum.
Yarım nefeslik bu hayatında, sevgiden başka hiç bir şeyi planlama.
Bazen akışına bırakmak gerekir; yaprakları, suyu, mevsimleri, olayları, insanları. Ve bekleyip görmek gerekir sonuçları.
Dingin ve mütevazi bir hayat, sürekli huzursuzluğun eşlik ettiği ve şuursuz halde başarı peşinde koşulan bir hayata göre daha fazla mutluluk getirir.
Düşmanından nasıl mı intikam alırsın? En asil hayatı yaşayarak.
Hayat sahneye benzer: bazıları yarışmaya, bazıları alışverişe, en mutluları ise bakmaya gelirler.
Gerçek mutluluk, kendinle uğraşmakla değil, kendini hayattaki amacına adamakla elde edilir.
Ne yaparsan onun karşılığını göreceksin.
Tam bütün cevapları bulduğunu düşünürsün, sorular değişir.
Hayat insanı bazen öyle bir noktaya getirir ki, kimseye zararın olmamıştır, ama sen ziyan olmuşsunur.
Şanslı olan bir hayat sel gibidir. İnişleri çıkışları, çamuru, çağlayan bir sesi vardır ve hep akıştadır.
Gençlikte günler kısa yıllar uzun; yaşlılıkta günler uzun yıllar kısadır.
Bir geminin tek çapası bir hayatın tek bir umudu olmamalıdır.
Bütün mekanizma şaşırdı; çünkü kızmak istediğinde kızmadın, nefret etmek istediğinde nefret etmedin. Şimdi sevmek istiyorsun; birden fark ettin ki mekanizma işlemiyor.
Küle döndüysen, yeniden güle dönmeyi bekle. Ve geçmişte kaç kere küle dönüştüğünü değil, kaç kere yeniden küllerin arasından doğrulup yeni bir gül olduğunu hatırla.
En değerli şey hayat değil, güzel yaşamaktır.
Bugün ne düşünürsen, yarın o olacaksın.
İnsan, hayata iki anlam yükler: Biri ağlarken diğeri gülerken ve tek bir kere kıymet bilir, o da elindekini kaybederken.
Hayatın anlamını güzellikte, kuvvetin anlamını ise güçlü iradede bulurum.
Topraktan geldi insan yine toprağa dönecek iki lokma ekmek için ömür boyu dövüşecek.
Bir kimse hayatım bitmiş derse inanmayın, hayat onu bitirmiştir.
Hayat yokuşunu tırmanırken rastladığımız kimselere iyi davranalım, çünkü inişte gene onlara rastlayacağız.
Yaptığınız her şeyi hayatınızın son günüymüş gibi yapın.
Erkekler hayatı çok erken, kadınlar çok geç tanırlar.
Hayatı gözyaşlarınla ödüllendireceğine, gülüşünle cezalandır.
Eğitim, hayata hazırlık değil, başlı başına bir hayattır.
Hayat ciddi, sanat neşelidir.
Yaşadığın hayatı sev. Sevdiğin hayatı yaşa.
Bence artık kendinize gelin. Çünkü parlatıcıyla aydınlanmaz gelecek, fön çekince düzelmez hayat ve fondötenle kapanmaz yaralar.
Büyük bir hastalık geçirmeyenler, her şeyi anladıklarını iddia edemezler.
Akarsu ne güzel hayat dersidir; küçük engellerin üzerine köpürür de, büyüklerin yanından geçerken sus pus olur.
Hayat radyo gibidir, karşına yeni insanlar çıkarır ve hepsini sevemezsin.
Tek bir sözcük bizi hayatın tüm ağırlığından kurtarır: Bu sözcük aşktır.
Mutluluk, yaşadığın hayat tarzında değil, hayata bakış tarzındadır.
Hayatınızın sonuna kadar yaşamadıkça talihinizden şikayet etmeyin.
Aşkla... Yeni bir hayat başlar, kanımız kaynar, nabzımız hızlı atar.
Bir kelimenin insan hayatını değiştirdiği çok görülmüştür.
Neden bizim için neyin önemli olduğunu bulmaya zaman harcayıp sonrasında peşinden gitmiyoruz?
Derin ve ihtiraslı sev... Kalbin kırılabilir ama hayatı dolu dolu yaşamanın tek yolu budur.
Gerçek hayat, çoğu kez parlaklığını o derece kaybediyor ki bunu zaman zaman hayalin cilasıyla tazelemek gerekiyor.
Hayat, bisiklet sürmek gibidir. Dengenizi korumak için, devam etmelisiniz.
Gökyüzü maviliği hep vardır. Geçici olan bulutların varlığıdır.
Hayat, hayat için, zevk için yaratılmıştır; sen de hayata layık olmayı bil.
Terbiyeni sıkı tut, onu bırakma, onu koru; çünkü o senin hayatın.
Hayat, hiç perdesi kapanmayan bir sahne.
Efendiler biz hayat ve istiklal isteyen bir milletiz. Ve yalnız ve ancak bunun için hayatımızı yok etmeyi göze alırız.
Bazı kapıları kapayın. Gururunuzdan dolayı değil, artık hayatınıza uygun olmadıkları için.
Hayat sana her zaman ikinci şansı verir.
Adına yarın denir.
İyi günlerde gelir geçer, kötü günler de.
Öleceğimizi bilmek hayatı şakaya çevirir.
Hayat gelip geçiyor ağlamakla, gülmekle. Zaten komiklik yapmışım ben, böyle bir dünyaya gelmekle!
En değerli şey hayat değil, güzel yaşamaktır.
Hepimiz, hayatın kısalığından söz ederiz. Ama boşa geçen zamanı nasıl kullanacağımızı bilmeyiz.
Durmadan gideceksin, ne varsa bundandır. Bir yerde uzun süre kalma. Gece ile gündüz birbirini nasıl kovalıyorsa, sen de hayattan soğumamak için düşüncelerini onun üzerinde toplamaktan kaçın. Hayat üzerinde düşünmeye başladın mı bil ki, soğursun ondan.
Hayat yaşanarak öğrenilen bir sanattır.
Hayatı sevmek ve iyi günler görmek isteyen, dilini şerden, dudaklarını da hile söylemekten tutsun.
Gerçeği hayale uydurmaktansa, hayali gerçeğe çevirmek daha iyidir. Hayallerinizle hayatınızı zehir etmekten vazgeçin.
Hayat iki şekilde yaşanır: Ya hiç mucize yokmuş gibi ya da her şey birer mucizeymiş gibi.
Hiçbir şey hayat kadar kıymetli değildir.
İnsanın iki seçeneği vardır, ya bütün gün karanlığa küfredersiniz ya da güneşe yürürsünüz.
Hayatıma basit, ama müthiş güçlü 3 tutku egemendir. Aşk özlemi, bilgi arayışı ve insanlığa çektiği acılardan dolayı duyduğum dayanılmaz merhamet.
Hayatın en fena zamanları, insanın kendini beğenmediği zamanlardır.
Herkes büyük bir şey başarmaya çalışıyor, hayatın küçük şeylerden oluştuğunu fark etmeyerek.
Bir fincan kahve gibidir hayat. Bazen tatlı bazen değildir. Önemli olan tadı değil zaten, onu kiminle içtiğinizdir.
Hayat hikayedir. Ve bir insanı sevmek, onun hikayesini sevmektir.
Herkes dünyada bir şeyi tamamlamak için görevlendirilmiştir.
Tekrarı yoktur bazı şeylerin. Hayat gibi, aşk gibi, ömür gibi...
Elinizden geleni yapın. Hayatı bazen boşa harcıyor olsak dahi, uğraşmaya değer.
Hayat, kitaba sığmayacak kadar geniştir.
Hayatla piştiği gibi kitapla da pişmeli insan.
Her şeyin geçici olduğunu düşünmek en güzel iyimserlik benim için. Kala kala insanda güzelliğin anısı kalır.
Bazen olmaz; hayat istediğini sunmaz, sunsa da uymaz. Ya zaman yanlıştır; ya mekan. Belki de insan.
İnsan çoğunlukla hayatı, kötü havayı karşıladığı gibi karşılar. Geçmesini beklerken zamanını boşa harcar.
İnsan olmak ve hayatı hayvanlardan daha az anlamak, ne hazin şey...
Dolu dolu yaşa hayatı, dilini keşkeler sarmasın. Ve öyle birini sev ki; gündüz güneşe, gece yıldıza ihtiyaç kalmasın...
Hayatınızı yaşamanın en iyi yolu, onu sizden sonra da kalıcı olacak şeyler için harcamaktır.
Hayatın kendisi, uyanıkken görülen rüyadır.
Hayat hakkında öğrendiğim her şeyi üç kelimede özetleyebilirim: Hayat devam ediyor.
Hayat, ölümün sonsuz uykusunda bir rüyadır.
Böyle bir çağın insanı olmak imtihan olarak hepimize yeter.
Eğer dünya hakkında birazcık birşey anlamak istiyorsak hınçtan ve nefretten arınmamız gerekir.
Bir gün bütün bunların nedeni anlaşılacak. Bütün acıların, bütün olmazlıkların üstünü örten giz perdesi kalkacak. Ama şimdi, yaşamak gerek.
Umudun olduğu yerde hayat da vardır. Bu umut bizi yepyeni bir cesaretle donatır ve bizi yeniden güçlendirir.
Kim olduğunuzu keşfedin ve o kişi olmayı başarın. Ruhunuzun bu dünyada başka bir amacı yok. Hakikati bulun ve yaşayın, geri kalan her şey kendiliğinden gelecektir.
Bir gün geriye dönüp baktığınızda, mücadelelerle geçen yıllarınızın en güzel yıllarınız olduğunu göreceksiniz.
Öldüğün zaman, çocuğunun sayesinde yeniden hayat bulursun.
Hayat; ne aşk davasıdır, ne de ekmek kavgasıdır. Hayat, insan kalabilme mücadelesidir.
Ey halk; özgür, güzel ve mutlu bir yaşam kurmak senin elinde.
Kimse sizi olduğunuz gibi kabul etmeye yanaşmayacaktır. Bunun için, doğru bildiğiniz şekilde yaşayın.
Hayatta kalabilen en güçlü olan tür değildir, en zeki olandır. Değişime en çok adapte olabilendir.
İyi bir yaşam bir durum değil, bir süreçtir. Bir varış noktası değil bir yöndür.
Her alanda vasatlık hakim, hayat zarafetini yitirdi.
Her şey, her an değişebilir. Hiçbir şey kalıcı değil. Yarının, geleceğin hiçbir garantisi yok. O yüzden umutsuzluk da, rehavet de, garanti arayışı da yaşamımızdan çalıyor. Yaşam akıp gidiyor. Dipteysen dibin tadını, zirvedeysen zirvenin tadını çıkar. Kaçma yaşa...
Kim iyi yaşamış, bol bol gülmüş ve çok sevmişse, başarıyı yakalamış demektir.
Oğlum, bu dünyaya kiracı gibi yerleş. Ev sahibi gibi yerleşirsen, gitmesi zor olur.
Hayatta daima gerçekleri savun. Takdir eden olmasa bile, vicdanına hesap vermekten kurtulursun.
Herkes kendi yolunu izler. İnsan bir ağaç gibidir. Neden kiraz vermiyor diye incir ağacını hiç azarladığın oldu mu?
Hayat seni güldürmüyorsa espriyi anlamadın demektir.
Hayatta korkulacak hiçbir şey yoktur. Sadece anlaşılması gereken şeyler vardır.
Hayatımızın ilk yarısını ana-babalar, ikinci yarısını da çocuklar mahvediyor.
Eğer ertelediğin şey mutluluğun ise, kaybedeceğin şey, koca bir hayat olur.
Hayatınızın kalitesini iki şey belirler, okuduğunuz kitaplar ve görüştüğünüz kişiler.
İnsan öyle durduk yere soğumuyor hayattan ve insandan. Susuyor ve sustukça biriktiriyor ve sonra ya içindekileri haykırıyor ya da sessizce uzaklaşıyor. Herkesten ve her şeyden.
Hayat yaşla değil, yaşamakla anlaşılır.
Doğanın en büyük armağanı, hayatın kısalığıdır.
Hayat ya bir aşktır ya bir tesadüf belki de bir hatıradır. Ama ne olursa olsun iyidir, güzeldir.
Düşündüğünüz, hissettiğiniz ve inandığınız her şeyi hayatınıza çekersiniz.
Umarım bir gün herkes çok zengin ve çok ünlü olur. Hayal ettiği her şeye kavuşur ve böylece aradığı cevabın bu olmadığını anlar.
Her günü son gününmüş gibi yaşa.
Kitap okuyanlar ölmeden önce binlerce hayat yaşar, hiç okumayanların ise sadece bir hayatı olur.
Hayata karşı ilk küskünlüğümüz; yanımızda sandığımız kişileri, bazı arkadaş ve dostlarımızı karşımızda görmemizle başlar.
Hayat sade olmalı, ama yalın olmamalı.
Hayatı insan için yaşanılır kılan veya işkenceye dönüştüren, kişinin kendi yaptığı seçimlerdir.
Hayat bu; zaman gelir her şey bir anda son olur. Hayat bu; son dediğin an, her şey yeniden can bulur.
Benim hayatımın sorunu, gördüğüm şey ile görmek istediğim şeyi hep karıştırmış olmam.
Aşksız hayat, çiçeksiz ya da meyvesiz ağaca benzer.
Hayatta önemli olan, mala, mülke, en çok şey sahip olmak değil, "en az şeye" ihtiyaç duymaktır.
En kötüsü nedir, bilir misin? Tüm hayatını, sonradan pişman olacağın bir şeye adamak.
Hayatına, ileride sana acı çektirebilecek hiçbir şey katma.
Hayat ön provası yapılmamış bir tiyatro gösterisidir. Bu, akışı olmayan tiyatronun perdesi kapanmadan; gülün, şarkı söyleyin, dans edin, aşık olun... Hayatınızın her anını değerlendirin.
Hayat ne gideni getirir, ne de kaybettiğin zamanı geri çevirir. Ya yaşaman gerekenleri zamanında yaşayacaksın ya da yaşamadım diye ağlayacaksın.
Hayatı sönüklükten kurtaran hayatın küçük güçlükleridir.
Hayat yaşandığı kadar vardır. Gerisi hafızalardaki hatıra ya da hayallerdeki ümittir. Hüsranı ise, bir tek yerde kabul ediyorum. Yaşamak mümkünken yaşamamış olmakta.
Madem ki alışanlıklar hayatımızın en ileri gelen hakimleridir; öyleyse ne yapıp edip iyi birini edinmeye çalışmalıyız.
Gelecekse beklenen beklemek güzeldir... Özleyecekse özlenen, özlemek güzeldir... Ve... Sevecekse sevilen... O hayat her şeye bedeldir..!
Bir şeylerin yoluna girmesi için, her şeyin raydan çıkması gerekir bazen.
Doğaya yakından bak, o zaman her şeyi daha iyi anlayacaksın.
Bir bekleyeni olmalı insanın. Sen kendinden vazgeçsen de senden vazgeçmeyen.
Hayatınızın gereği gibi verimli olabilmesi için bir fikre saplanıp kalmamalısınız. Olayları biraz da kendi akışına bırakmalı, isteklerinizden gerektiğinde fedakarlıklar yapmalısınız.
